Gökkuşağı Aile Eğitim Yardım ve Gençlik Derneği, Köse Yazarlari, Psikoloji Makaleleri, Aile Konulu Makaleler, Kalemden Kelama Konular, Dini Konu Makaleler, Dernek,

sivil toplum kuruluşu, gönüllü, üyelik, toplum hizmeti, faaliyet, etkinlik, kampanya, proje, bağış, yardım, eğitim, sağlık, çevre, insan hakları, çocuk hakları, kadın hakları, engelliler,

gençlik, kültür, sanat, spor, bilim, teknoloji, yönetim, demokrasi, sosyal sorumluluk, dayanışma, katılım

AİLE HAYATI

AİLE HAYATI

Aile hayatında eşlerin birbirine karşı davranışları neler olmalıdır?

AİLE HAYATI

İnsanlar yaratıldığından bu yana tek başına yaşamaktan sıkılır çünkü bu yaratılışının gereğidir. İnsanoğlunun neslinin devamı bir erkek ve bir kadından dır. Biz buna aile diyoruz . Yanı aile  bir kadından ve bir erkekten ve çocuklardan oluşan en küçük toplumdur. Bütün devletler bu küçük toplumdan meydana gelir o halde şöyle söyleyebiliriz ; huzur ve mutluluk dolu bir devlet oluşabilmesi için küçük bir devlet olan aile de mutlu ve huzurlu olmalıdır.  Bu ailenin huzur ve mutluluğu yakalayabilmesi için davranışlarında bazı dikkat edeceği hususlar vardır. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz.

1-Eşini ve insanları Allah için sevmek.(çünkü dinde kardeşiz.)Eğer eşimizi ve insanları maddi menfaatler doğrultusunda seversek biz ilk başından kaybetmiş oluruz. Eşimiz bizim hayat arkadaşımız ,çocuğumuzun anası,veya babasıdır. Biz eşimizi nefsani arzularımızdan dolayı sevemeyiz. Basın – medya ve çevremiz öylesine çirkefleşmiş ki aile hayatını tehdit ediyor.
2- Dost ve yardımcı olmak.  Eşler her zaman birbirlerine karşı yardımcı olmalıdır. Bir satıcı nasıl ki müşterisine her türlü konuda yardımcı oluyor O’nu razı etmek için çabalıyor ; aynen bunun gibi eşimizi de razı edebilmek için çaba sarf etmeliyiz. Eşimiz bizim en yakın dostumuzdan daha yakındır. Bunu hiçbir zaman unutmamak gerekir.
3- İstişare etmek. Allah resulü işlerinde eşlerine ve dostlarına bir konu hakkında istişare eder  ve uygun olanı hangisi olursa onu uygulamaya koyardı. Bizlerde işimiz, evimiz veya kafamıza takılan sorunlar hakkında eşimizle birlikte sorunları çözmeliyiz. Yoksa “ hanımınızla istişare edin O ne derse tersini yapın” şeklinde uydurma hadislere bakarak eşimize zulüm yapamayız.
4- Dengeli davranmak. İnsan hayatının tümünde dengeli davranmak zorundadır. Zira yaratıcımız, ilahımız olan Allah kainatı  ve içindekileri dengeli yaratmıştır. Bizde bütün işlerimizde ; evimizin düzeninde, iş hayatımızda, eşimize ve çocuğumuza davranışlarımızda toplumda  dengeli davranmak zorundayız. Eğer dengeli davranamazsak Hem evimizde hem de işimizde huzurumuzu kaybederiz.
5- Sabır ve tahammül göstermek. “İnsan oğlu acelecidir” diyor yaradanımız. Bizler bütün işlerimizde acele edersek zararını kendimiz görürüz. Bir hikaye vardır. Adamın birisi  ilim öğrenmek için uzak diyarlara gider. Yıllarca ilim öğrenir. Bir zaman sonra hocasından izin alıp memleketine ailesinin yanına dönmek ister. Hocası der ki “ evladım nerede olursan ol her olaya karşı sabır göster, memleketine gece varırsan sakın ha  evine gece varma. Bu nasihatlarım sana son dersim olsun” demiş. Talebe içinden hocam daha güzel dersler verebilirdi. Deyip yola koyulmuş. Bir müddet sonra hocasının dediği gibi gece memleketine varmış. Evine doğru yöneldiğinde  bir de ne görsün! Evin önünde bir delikanlı var. İçeriye girip çıkıyor. Demek hanım beni bir birisiyle aldatıyor, ikisini de öldürmez miyim!  Diye sinir küpü olup evine doğru adımlarken aklına hocasının verdiği son ders aklına gelmiş. Ya Sabır deyip bir handa sabahlamaya karar vermiş. Sabah ilk işi evine gitmek olmuş. Hanımı karşısında eşini görünce sarılmış. Hoş geldin efendi  nasılsın iyi misin diyerek hasret gidermiş. Az sonra gece gördüğü genç yanlarına gelmiş. “ anne yanındaki bey kimdir? diye  sormuş. Annesi “O senin baban” dediğinde adam şükürler olsun Allah’ım deyip hanımına durumu anlatmış. Sabrın mükafatını almış. Evet daha nice peygamberler nice çilelere karşı sabretmiş, nice çilelere göğüs germiştir. Bu çileler bazen en yakını olan hanımından gelmiştir. Bizde peygamberleri örnek alıp eşimizin veya eş ve dostlarımızdan gelen sıkıntılara karşı sabretmek ve  hataları uygun bir dille anlatmalıyız. Huzur ve mutluluğun yolu buradan geçer.
6- Ayıp örtücü olmak. İnsanoğlu yaratılışından bu yana daima yasaklara karşı ilgi duymuş ve yasaklar çiğnenmek içindir diye saçma bir söz ortaya atılmıştır. İnsan hata yapabilir, suç işleyebilir. Bu insanoğlunun zaafıdır. Önemli olan yapılan hatalar da ısrar etmemek ve yönümüzü doğrusuna çevirmektir. Bunun yanında başkalarının hatalarını,ayıplarını görmezlikten gelmek lazımdır. Zira peygamberimiz (s.a.v.)  “ kim bir arkadaşının ayıbını örterse  Allah da o kulun mahşerde bir ayıbını örter” buyuruyor. Bazen eşimiz, çocuğumuz, arkadaşımız bize karşı hata yapabilir. Biz bunları ailemizin veya dostluğumuzun devamı için örtmek yani görmemek gerekir. Daha sonra uygun bir dille çaktırmadan o hatasını telafi ettirmenin yolunu bulmalıyız ki bir daha yapmasın.
7- Gerektiğinde özür dileyebilmek. “Özür dileyebilmek büyüklüktür” der atalarımız. Yukarıda insan oğlunun hata yapabileceğini, kusur işleyebileceğini söylemiştik. Ama insan hata ve kusurunda ısrar etmeden özür dilemesini bilmeli ve hatasını görmelidir. Eşler arasında da olsa insanlar arasında da olsa özür dilemek huzur ve mutluluk kapılarını açar.
8- Karşılıklı  güveni sarsmamak : Eşler arasındaki en önemli konulardan birisi de GÜVEN meselesidir. Birbirlerine karşı güven sarsıldı ise karşımızdakinin güvenini bir daha kazanmak zor olur; hatta bazen imkansız hale gelir. Hiçbir zaman bir insanı kırmamak ve ona karşı olan güvenimizi sarsmamak gerekir.
9- Kalp kırmaktan sakınmak : Kabe’yi  yıkabilirsin, evleri yıkabilirsin, her şeyi yıkabilirsin; lakin insanoğlunun kalbini yıkamazsın, kıramazsın. Çünkü Kabe’nin, evlerin, yapısını insan inşa etmiştir. Fakat kalbin ustası Allah’tır. Sen Allah’ın yapmış olduğu ve “ben dağlara taşlara  denizlere  sığmam lakin insanoğlunun kalbine sığarım” dediği kalbi kırmak yıkmak karşımızdaki için en büyük cezadır.